El emeği üretimle dayanışmalarını güçlendiriyorlar 2024-12-15 09:01:53      Pelşin Çetinkaya   AMED - Peyas Belediyesi Barış Bilgi Evi’nde açılan kurslar, kadınlara ekonomik özgürlük ve meslek edinme fırsatı sunarken, bir yandan da dayanışma alanı olarak öne çıkıyor. Kadınlar, tel kırma ve dikiş-nakış kurslarında hem ekonomik olarak faydalanıyor hem de kendilerini geliştiriyor.   31 Mart yerel seçimlerinden sonra, kayyımın gasp ettiği belediyeleri geri alan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’ne (DEM Parti) bağlı belediyeler, kentlerde kayyımın tahrip ettiği alanları onarma çalışmaları kapsamında özellikle kapattığı ya da farklı bir kuruma dönüştürdüğü kadın kurumlarını yeniden açma çalışmalarını kesintisiz sürdürüyor. DEM Partili belediyeler, kadınların daha görünür hale gelmesi ve meslek edinmesi amacıyla kentin birçok yerinde kadın merkezleri açıyor. Bunlardan biri de Peyas (Kayapınar) Belediyesi’nin açtığı Barış Bilgi Evi. Belediye, kayyımdan arındıktan sonra bu merkezi dönüştürerek işlevsel bir kurs haline getirdi. Bu merkez, kadınlara hem ekonomik özgürlük sağlama hem de ev ekonomisine katkıda bulunabilme ve meslek edinme fırsatı sunuyor. Kadınlar burada el sanatları ve dikiş-nakış kursları alarak meslek ediniyor.   Hem öğreniyorlar hem de dinleniyorlar    Barış Bilgi Evi’nde el sanatları öğreticisi Halime Tekdağ, kanser hastası öğrencilerinin de bulunduğunu ve merkezin aynı zamanda bir rehabilitasyon alanı olarak işlev gördüğünü belirtti. Halime Tekdağ, şu ifadeleri kullandı: “Burada kadınlarla tel kırma yapıyoruz. Tel kırmayla birlikte mevlit örtüleri, gelin duvakları, çantalar; aslında her türlü şey yapılabilir. Bu ürünlerle iyi kazanç sağlanıyor. Kadınlar da aslında biraz bu nedenle bu alanı seçti. Burada sadece kurs eğitimi verilmiyor. Kadınların sorunları olduğunda, burada birlikte konuşup tartışıyoruz. Kadınlar burada mutlu. Mesela kanser hastası bir öğrencim var. Buraya geldiklerinde bize, buranın kendilerine iyi geldiğini ve terapi gibi olduğunu söylüyorlar.”     ‘Kadınlar merkezden memnun’    Kadınların burada çok mutlu olduğunu söyleyen Halime Tekdağ, kurs süreciyle ilgili şunları aktardı: “Kurstan önce bu bölgede hiçbir kadın tel kırmanın ne olduğunu bilmiyordu. Duyduklarında merak ettiler. Daha önceden tel kırmayla yaptığım ürünleri getirip kadınlara gösterdim. Ürünlerim kadınların hoşuna gitti. Böylelikle kadınlar da bu kursa başladı. Başta zorlandılar ama şu an iyi ilerliyorlar. Kadınlar ayrıca yaptıkları ürünlerin satışını da yapmak istiyor. Haftanın iki günü burada kurs eğitimi veriyoruz. Kursumuz üç-dört ay sürecek. Şu anki tel kırma kursumuz bittikten sonra çanta ve nakış yapacağız. Modül modül ilerleyeceğiz. Ayrıca bir yandan da merkezde çocuk atölyemiz var. Kadınlar çocuklarını atölyedeki öğretmene bırakıp hem kurs eğitimi alıyor hem de kendilerine ait birkaç saat zaman ayırıyor.”     Kadınlar daha fazla kurs merkezi talep ediyor    Halime Tekdağ, kadınların gelişimi için bu tarz merkezlerin gerekliliği üzerinde durdu. Halime Tekdağ, “Böyle yerlerin daha sık olması gerekiyor. Hem kadınlar memnun hem de ben memnunum. Şu an için güzel gidiyor. Daha da güzel olmasını istiyoruz. Öğrencilerimiz de ‘Sadece el sanatları ve terzilik değil, başka şeyler de öğrenebiliriz’ diyorlar. Kendilerini geliştirmek istiyorlar” sözlerini kullandı.      Dayanışmanın gücü   Tel kırma kursunda eğitim gören kadınlardan Gülseren Döner, burada eğitim almanın yanı sıra dayanışmanın da önemli olduğunu söyledi. Gülseren Döner, “Zor şartlar altında bizim için burayı açtılar. Buraya gelip faydalanıyoruz. Gelmeyen arkadaşlarımızın da buraya gelip faydalanmasını istiyoruz. Burada sadece tel kırma yapmıyoruz; birçok şey yapıyoruz. Kadınlar buraya gelerek bir yandan da ailesine destek oluyor. Burada hem hocalarımla hem de arkadaşlarımla dayanışma içerisindeyiz. Birimiz bir şey biliyorsa, bunu diğer arkadaşlarımızla paylaşıyoruz. Kadınların gelişebilecek imkanlara sahip olması gerekiyor. Hocalarımızdan memnunuz. Burada zaman çok güzel geçiyor. Ayrıca, burada yaptığımız ürünlerin satışı için bir yer verilmesini istiyoruz. Bu imkan sağlanırsa çok iyi olur” diye belirtti.      Kendi kıyafetini dikiyor   Tel kırma kursuna katılan Esmer Yılmaz ise, kursun kendisi için hem bir sosyal alan hem de bir üretim ortamı olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Burada hem sohbet ediyor hem de el işi yapıyoruz. Dikişle başladım. Şimdi de tel kırmadayım. Kendimi biraz iyi hissetmek için buraya geldim. Dikişe ve tel kırmaya başladığımda ‘Yapamam’ diye korkularım vardı. Tabii hala o korkularım devam ediyor ama kursa devam ediyorum. Ailem de bu kararımda yanımda oldu. Burada sadece tel kırma yapmıyoruz. Arkadaşlarımızla konuşmalarımız oluyor, dayanışma var. Tel kırmayla duvak, mevlit örtüsü ve eldiven yapıyoruz. Yapamayan arkadaşlarımıza da yardım ediyoruz. Ruhen iyiyiz. Ayrıca burada çocuklarıma ve eşime kıyafet dikiyorum. Artık dışarıdan almıyorum.”     ‘Her şey dört dörtlük’   Terzilik kursuna katılan Mevlüde Koç ise, kurs sayesinde dikişe başladığı için çok mutlu olduğunu ifade etti. Mevlüde Koç, “Evdeyken ‘Bir şeyler yapsam daha iyidir’ dedim ve burada dikişe başladım. Dikiş makinesini öğrenmek istiyorum. Haftada iki gün geliyorum buraya. Hocam burada çok güzel gösteriyor. Buradaki arkadaşlarım çok iyi, hepsinden memnunum. Burada her şey dört dörtlük. Çalıştıktan sonra daha mutlu oldum. İyi ki buraya geldim” diyerek, bu tarz kursların sayısının artırılmasını istedi.