Esnaftan ‘helallik’ isteğine yanıt: Helal etmiyoruz 2021-05-21 09:02:05     ANKARA - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın esnaftan 'helallik' istemesi kamuoyunda tepkilere neden olurken, kısmi normalleşme tedbirlerinde işletme sahiplerinin yine yüzü gülmedi. ‘Helallik’ istemine karşılık esnaf, “utanılması” gerektiğini vurguladı.    Tam kapanmanın yaşandığı 17 günün ardından "Kademeli Normalleşme Tedbirleri" ile kısıtlama kararları kısmi olarak kaldırıldı. Esnafın geçinememesi, sürekli tartışmalara neden olurken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs günü yaptığı açıklamada, "Kısıtlamalardan etkilenen esnaflarımızın bir kısmi ile turizm sektörümüze de bu zor dönemde ayakta kalabilmeleri için her türlü desteği vermenin gayreti içerisindeyiz. Buna rağmen sıkıntıya düşen esnafımız, çalışanımız olduysa hepsinden helallik istiyoruz" dedi. Cumhurbaşkanının bu söylemlerine sosyal medyada binlerce kişi tepki gösterdi. Yine Cumhurbaşkanı kapanmanın son günü 16 Nisan’da kabine toplantısı sonrası esnafa dönük destek paketini açıklarken, esnaflar ise bu desteğin, içerisinde oldukları duruma hiçbir katkısı  olmayacağına dikkat çekti.    'Devlet alacağından vazgeçmedi'   Kafe işletmecisi Neylan Yılmaz, pandemi sürecinde iktidarın kendi politikalarını planlı bir şekilde devreye koyduğunu söyledi. Bu şekilde işletme sahiplerinin de muğlakta bırakıldığını vurgulayan Neylan içerisinde bulundukları durumu şu sözlerle dile getirdi: “Bir yılı aşkındır bu şekilde kalacağımızı bilseydik sanırım büyük esnaf ayaklanmaları olurdu. Hükümet bunları bir politika haline getirerek, insanları şaşkınlığa uğrattı. Biz de bu süreçte bu tarz bir durumla karşı karşıya kalacağımızı düşünmüyorduk. Bir aylık ya da iki aylık süreçten sonrasında destek paketleri ya da ödemelerimizden muafiyet gibi bir destek bekliyorduk. Bunların hiçbiri olmadığı gibi devlet alacağından da vazgeçmedi. Hala vergilerimizi ödüyoruz, işletemediğimiz dükkanların stopajlarını ödüyoruz. Bu anlamda hepimiz çok zorlandık. Birikimi olanlar birikimlerini tüketti, birikimi olmayanlar borçlanmaya ve borçla kapatmaya başladı. Eski işletme sahipleri bu durumu biraz daha zorlanmadan atlattı ama yeni işletmelerin çoğu kapandı ve birkaç işletme ayakta kalmaya çalışıyor.”   'Depresyonla savaşır hale geldik'   Tam kapanma ile birlikte kadınların yaşadıklarına dikkat çeken Neylan, kadınların iş yükünün iki kat arttığını belirtti. Neylan, “Ekonomik krizin faturasını her zaman kadınlar ödüyor. Dışarıda çalışan kadınlar evlerde çalışmaya başladı. Ev, iş yükü arttı, sorumluluklar arttı ve çocuk bakımı arttı. Hem iş yükü hem de plansızlık kaygısı daha fazla arttı. Evet, beden olarak sağlığımızı kazanıyoruz ama psikolojik olarak birçoğumuz depresyonla savaşır hale geldik. Esnafın yan yana geleceği, kendini iyi hissedebileceği ‘Kabele’ Platformu’nu kurduk. Platform başlarda iyi bir hava yakaladı. Yaptığımız eylemlerle güzel bir ses getirdik. Bütün Türkiye tarafından duyuldu, Ankara dışında olan esnaflardan da destek gördük. Platformun geleceği ile ilgili bizler de biraz ikilemde kaldık” dedi.    ‘Vergi borçlarımızı silerek işe başlayabilir'   Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “helallik isteme” açıklamasına değinen Neylan şöyle konuştu: “Yaşamını yitiren onlarca arkadaşımız helallik veremez. Çok fazla esnaf intihar etti. İşyerleri önünde kendini asan esnaf var, müzisyenlerden intihar edenler oldu. Bunlar sadece basına yansıyanlar, basına yansımayanlar da oldu. Kendi işini yapmayıp kurye işini yaparak yaşamını yitiren insanlar oldu. Bunu söyleyen bir ‘bakkal’ dükkanı işletmiyor. Şahsi ilişkisi olanların helallik verecek bir durumu yok, çünkü hepsini zengin etti. Kendisi bir ülke yönetiyor ve ülkenin vatandaşlarına karşı görev ve sorumlulukları var. Helallik isteme aslında şunun itirafı oldu; ‘ben esnafımı, vatandaşımı desteksiz bıraktım, buna yönelik hiçbir adım atmadım ve insanları kaderine terk ettim.’ Bu helallik meselesini asla kabul etmiyoruz. Biz kendisinin görev ve sorumluluklarını yerine getirmesini istiyoruz. Geçmiş döneme ait borçların ve buna ilerisinin içeriğinde olduğu ciddi önlemler istiyoruz. Cem Yılmaz’ın repliğinde olduğu gibi ‘Beni sevme bana para ver’ gibi. Bizden helallik istemesine gerek yok, bize destek vermesi yeterli.”   ‘En zor zamanları yaşıyoruz’   Bir diğer kafe işletmecisi Dilek Işık ise sektörün en zor zamanlarını yaşadığını kaydetti. Daha önce benzer işleri yapan arkadaşlarının daha az baskılarla işlerini yaptığını dile getiren Dilek, son iki yıldır tüm birikimini kaybettiğini söyledi. İşletmesinden yana biraz daha avantajlı olduğunu ifade eden Dilek, bu süreçte reçel ve konserve yapıp sattığını, alkollü mekanını ise ikinci el dükkana çevirip burada ikinci el eşyaları satışa çıkardığını belirtti. Çevresinin de bu konuda kendisine destek olduğunun altını çizen Dilek, bu yönden diğer işletmecilere göre biraz avantajlı olduğunu kaydetti. Dilek, üretmekten geri durmamak ve bir şeyler yapabilmek için böyle bir yola başvurduğunu sözlerine ekledi.    ‘Çözüm bulmaya çalıştık’   İktidarın kendilerine “otur ama ben sana para vermem” dediğini kaydeden Dilek, şöyle devam etti: “Elektrik, su, kira masraflarını düşünmüyorlar. Bakmakla yükümlü olduğumuz insanları düşünmüyorlar. Bir gelir oluşturmak zorundayız. Bu süreçte neler yapılacaksa onu yapıyorsunuz. Birçok arkadaşımız evindeki eşyaları satmak zorunda kaldı. Biz biraz kafamızda bir fikir ürettik, ikinci el de satalım dedik. Para harcamadan dolaplarımızı boşalttık. Biz bu fikirle hem ticaret yapıyoruz hem de bir duruş geliştirdik. Çözüm bulmaya çalıştık, fikir ürettik. Bu ‘beni eve kapatamazsın’, ‘iyi kötü farkındalığımla bir şekilde kazanç oluşturuyorum’ demek. Buradan gelen kazançla geçim sağlayamıyoruz ama birkaç kuruş geldiği zaman onun rahatlığı ile evimize gidiyoruz.”    ‘Vergilerimiz işliyor'   Esnafın bu süreçte yalnız bırakıldığına işaret eden Dilek, “Vergilerimiz işliyor, faturalarımız geliyor. Bunların hepsinin ertelenmesini bekliyorduk ama hiçbir şey ertelenmedi. Devlet yapılandırmaya gitti. Son ödeme tarihini Ocak ayı olarak belirledi. Şubat ayına ertelediler ama bunları ödeyemeyen herkes faizleri tekrar ödemek zorunda kalıyor. Hiçbir şeyden muaf tutulmadık, ben bu ay TAPDK (tütün ve alkol içecekleri yönetmeliği) ödemek zorundayım ama bir senedir düzgün iş yapmadım” ifadelerini kullandı.    ‘Helallik’ sözüne tepki   Borçlarından dolayı intihara sürüklenen emekçilere için söylenecek çok fazla sözün olduğunu kaydeden Dilek, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “helallik” söylemleri için ise “utanılması” gerektiğini vurguladı. Dilek, “Önce yaşamını yitiren arkadaşlarımızın ailelerinden istesin. Çünkü ekonomik durumunu geliştiremeyen, oluşturamayan birçok insan oldu” diye konuştu.